Baş ağrısı tedavisi
Baş ağrısı toplumda sık görülen ağrı şikayetlerinden biridir. Toplumda görülme sıklığı %90’a kadar çıkmaktadır. Çoğu kişi hayatının en az bir döneminde baş ağrısı şikâyeti yaşamıştır. Baş ağrısı bazı kişilerde günlük aktiviteleri etkileyebilmekte kişiler ağrı nedeniyle günlük yaşantısını idame ettirememektedir.
Baş ağrısında tanımlanmış 14 tip ve bunların da 100’ e yakın alt tipi mevcuttur. Kabaca 2 alt tipe ayrılabilir baş ağrıları: Primer (altta yatan sebep olmayan) ve sekonder (altta yatan bir sebep olan)
Sekonder baş ağrılarının birden çok nedeni olabilir. Bazıları acil müdahale gerektiren durumlar olabilir. Hipertansiyona bağlı, enfeksiyona bağlı (menenjit, ensefalit,sinüzit gibi), beyindeki durumlara bağlı (beyin kanaması, damar genişlemesi, tümöral kitle gibi)
Baş ağrısında acil durum kabul edilip hemen müdahale edilmesi gereken durumlar;
- 10 yaş altında ve 50 yaş üstünde ani başlayan baş ağrısı
- Şiddeti giderek artan beraberinde konuşma-algı bozukluğu olan baş ağrıları
- Şiddetli bulantı ve kusmanın eşlik ettiği ani başlangıçlı ağrılar
- Önceki ağrılardan farklı olup şiddeti ve süresi artan ağrılar
- Aktivite-efor sonrası (egzersiz, cinsel ilişki, tuvalette ıkınma sonrası) başlayan şiddetli ağrılar
- Ateşin eşlik ettiği (39 derece ve üzeri) ve beraberinde ense sertliğinin de olduğu (çeneyi göğüse değdirememe- ensede sertlik ) ağrılar
- baş ağrısı ile görme bozuklukları da eşlik ediyorsa
Sekonder baş ağrılarında altta yatan bir neden vardır ve öncelikle bu nedenin tedavi edilmesi gerekmektedir. Altta yatan nedene göre; mesela hipertansiyona bağlı baş ağrılarında iç hastalıkları veya kardiyoloji hekimine; beyinde damar genişlemesi-tümörün kitlene vb durumlarda beyin cerrahisi veya nöroloji hekimine başvurularak tedavinin düzenlenmesi gerekmektedir.
Primer baş ağrılarında migren, küme tipi ve gerilim tipi baş ağrıları bulunmaktadır.
MİGREN TİPİ BAŞ AĞRISI
Migren tipi baş ağrıları auralı ve aurasız migren olarak ikiye ayrılmaktadır. Auralı migrende genellikle baş ağrısı başlamadan önce bazı belirtiler görülmekte ve hasta ağrısının başlayacağını hissetmektedir. Ağrı olduktan sonra sıklıkla 2-3 gün günlük yaşantıları etkilenmekte karanlık ve sessiz bir odada yatma ihtiyacı hissetmektedirler. Bazı hastalarda bulantı şikâyeti de olabilir.
Sıklıkla kadın hastalarda görülmekle beraber adet dönemlerinde premenstruel migren de gözlemlenebilir. Kadınlarda hormonal değişiklikler migreni tetikleyebilmektedir.
Migren belli dönemlerde atak olarak gelip birkaç gün sürebilmektedir. Hastalara basit ağrı kesiciler başlanarak ilerleyen dönemlerde migren için özel ilaçlar, antidepresan da verilebilmektedir. Ancak bu ilaçların uzun süreli kullanımı sonrası artık ağrıları azaltmamaya başlamaktadır.
Bazı yiyecek ve içecekler migren tipi ağrıları tetiklemektedir. Çikolata, bazı peynir tipleri ve şarap gibi. Stres zaten tetikleyicilerin başında gelmektedir.
Küme tipi baş ağrısı
Sıklıkla tek taraflı olup göz arkasından başlayan, gözde sulanma-yaşarma ve burunda akıntı gibi şikayetlerle devam eden ağrı tipidir.
Sıklıkla 20-40 yaş arası erkeklerde görülür. Gün içinde 3 saate kadar süren ataklarla 6 haftaya kadar sürebilmektedir. Altta yatan neden sıklıkla bulunamamıştır.
Gerilim tipi baş ağrısı
Altta yatan herhangi bir sebep olmaksızın baş bölgesinde basınç hissi oluşturan bir ağrı şeklidir. Stres, uykusuzluk ve yorgunlukla tetiklenebilir.
Kafa bölgesinde- şakaklarda doluluk ve basınç hissi ile giden ışık ve sesten etkilenen bir ağrı şeklidir ancak migrendeki gibi bulantı-kusma şikayetleri görülmemektedir. Boyun bölgesindeki kaslarda gerginlik ve ağrı da hissedilebilir.
DİĞER BAŞ AĞRISI NEDENLERİ
Boyun bölgesinde boyun fıtığı, boyunda düzleşme gibi durumlarda boyun bölgesindeki kaslarda da sıkışma ve tetik noktalar oluşacağı için bu durumlar baş ağrısı olarak yansıyabilmektedir.
Bazı hastalar farkında olmadan veya geceleri dişi sıkmakta buna bağlı çene eklemindeki ağrılar kulağa, boyna ve baş bölgesine yayılabilmekte ve diğer ağrılarla karışmaktadır.
Trigeminal nevralji özellikle şakaklarda ciddi ağrı yapmakta ileri vakalarda ağzını açamama, yemek yiyememe, o bölgeye dokunamadan hatta gözlük takamama durumlarına gelebilmektedirler.
Boyun-sırt bölgesindeki kaslarda ciddi gerginliği olan hastalarda; sırta , boyna , baş bölgesinde hatta kol ve ele kadar vuran ağrılar olabilmektedir.
Baş ağrısı tedavisi
Tedavi olarak baş ağrısı olan hastalarda eğer altta yatan bir hastalığı yoksa öncelikle ağrının nereden kaynaklandığı fiziki muayene ile tespit edilir. Hastanın boyun MR gibi tetkikleri incelenir. Fiziki muayene neticesinde tespit edilen bölgelere proloterapi tedavisi uygulanarak o bölgelerde yeniden yapılanma ve onarım sağlanarak ağrının sebebi tedavi edilmektedir. Kişinin baş ağrıları ne kadar uzun süredir mevcutsa ve atak sıklığı-atağın süresi ne kadar çoksa tedavisi de o kadar uzun soluklu olacaktır.
Tedaviler ve tedavi bölgeleri kişiye özel planlanmakta olup kişinin vücudunun iyileştirme kapasitesine bağlı olarak iyileşme süreci de farklılık göstermektedir.
Romatolojik hastalığı olanlarda ve son 5 senede kanser geçmişi olanlarda prolozon tedavisi yapılabilmektedir.
Hacamat, sülük ve fizyoterapi gibi tedaviler semptomları rahatlatmak için kullanılabilir.
Gebe ve emzirenlerde bu tedaviler uygulanmamaktadır.
1 Yorum
Merhaba kanser geçirmiş kişiye Proloterapi tedavisi uygun mudur kanser geçmişi 3 sene oldu