Spinal Stenoz Tedavisi

Spinal stenoz tedavisi - Dr. Derya Can

Spinal stenoz tedavisinin amacı, omurga kanalında sinirler üzerindeki baskıyı azaltarak ağrıyı hafifletmek ve hareket kabiliyetini artırmaktır. Bu rahatsızlık genellikle yaşa bağlı dejenerasyon sonucu gelişir ve tedavi süreci; ilaç, egzersiz, fizik tedavi veya rejeneratif uygulamalar gibi yöntemlerle kişiye özel planlanır.

Spinal Stenoz Nedir?

Spinal stenoz, omurga kanalının daralması sonucu omurilik veya sinir köklerinin baskı altında kalmasıyla ortaya çıkan kronik bir omurga hastalığıdır. Normalde omurga kanalı, sinirlerin rahatça geçtiği boşluğu oluşturur; ancak yaşa, travmaya veya dejeneratif süreçlere bağlı olarak bu kanal kemik, disk ya da bağ dokularının kalınlaşmasıyla daralabilir.

Bu daralma sinirlerin sıkışmasına yol açar ve özellikle bel (lomber) ve boyun (servikal) bölgelerinde belirgin şikâyetler oluşturur. Lomber stenoz, en sık görülen formdur ve bacaklarda ağrı, uyuşma, güçsüzlük ve yürüme mesafesinde kısalma gibi bulgularla kendini gösterir. Servikal stenozda ise boyun ağrısı, kol uyuşması, denge bozukluğu ve ilerleyen olgularda el becerilerinde azalma görülebilir.

Spinal stenozun en yaygın nedeni dejeneratif değişikliklerdir. Yaşlanmayla birlikte disk yüksekliğinin azalması, faset eklemlerinde büyüme ve sarı bağ dokusunun (ligamentum flavum) kalınlaşması sinir basısına neden olur. Bunun yanında doğuştan dar kanal, travmatik yaralanmalar, skolyoz ve kemik büyümeleri (osteofitler) de tabloyu ağırlaştırabilir.

Hastalık genellikle yavaş ilerler ve ilk belirtiler çoğunlukla uzun süre ayakta kalma veya yürüyüş sırasında bacak ağrısı ve uyuşma ile fark edilir. Erken teşhis ve uygun tedaviyle ilerleme yavaşlatılabilir ve yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabilir.

Spinal Stenoz Belirtileri Nelerdir?

Spinal stenozun belirtileri, omurga kanalındaki daralmanın düzeyine ve sinir sıkışmasının şiddetine göre değişir. En belirgin bulgu, yürürken artan ve oturunca azalan bel ve bacak ağrısıdır. Bu durum “nörojenik kladikasyon” olarak adlandırılır ve hastalığın en tipik belirtisidir.

  • Bel ve bacak ağrısı: Uzun yürüyüş veya ayakta kalma sonrası artar, öne eğilmekle hafifler.
  • Uyuşma ve karıncalanma: Özellikle bacaklarda, kalçalarda veya ayaklarda hissedilir.
  • Kas güçsüzlüğü: Sinir basısına bağlı olarak bacaklarda kuvvet kaybı gelişebilir.
  • Yürüme mesafesinde azalma: Hasta sık sık durup dinlenme ihtiyacı duyar.
  • Denge kaybı ve tutukluk: Omurga sertliği veya sinir iletiminde bozulma sonucu gelişebilir.
  • İleri evrelerde idrar veya dışkı kontrolü zayıflığı: Şiddetli sinir basısının belirtisidir ve acil tıbbi müdahale gerektirir.

Spinal stenoz belirtileri genellikle yavaş ilerler ve hastalar başlangıçta sadece yorgunluk veya kas ağrısı olarak algılar. Ancak zamanla sinir basısı arttıkça ağrı, uyuşma ve hareket kısıtlılığı günlük yaşamı belirgin şekilde zorlaştırır.

Spinal Stenoz Neden Olur?

Spinal stenoz, omurga kanalının çeşitli nedenlerle daralması sonucu sinir köklerinin baskı altında kalmasıyla oluşur. En sık sebep, yaşa bağlı dejeneratif değişikliklerdir. Zamanla omurga yapıları elastikiyetini kaybeder, kıkırdak aşınır, kemik çıkıntılar (osteofitler) oluşur ve bağ dokuları kalınlaşarak sinir geçiş yollarını daraltır.

  • Dejeneratif süreç: Disk dejenerasyonu, faset eklemlerde büyüme ve ligamentum flavum kalınlaşması.
  • Kireçlenme (Osteoartrit): Eklem yüzeylerindeki kemik çıkıntılar omurilik kanalını daraltır.
  • Bel fıtığı (disk hernisi): Fıtıklaşan disk, omurga kanalı içine taşarak sinir basısına neden olur.
  • Travmalar ve kırıklar: Omurga hizasının bozulması kanal darlığına yol açabilir.
  • Doğumsal (konjenital) darlık: Bazı bireylerde omurga kanalı doğuştan dardır.
  • Skolyoz ve duruş bozuklukları: Omurga eğrilikleri kanal içinde asimetrik basıya yol açabilir.
  • Kireçlenmeye bağlı kalınlaşmış bağ dokuları: Ligamentum flavum’un kalınlaşması spinal stenozun sık görülen nedenidir.

Bu faktörler bir araya geldiğinde omurga kanalındaki boşluk daralır, sinir kökleri sıkışır ve belirgin ağrı, uyuşma, güç kaybı ve yürüme zorluğu gibi semptomlar ortaya çıkar.

Spinal Stenoz Egzersizleri Nelerdir?

Spinal stenoz egzersizlerinin amacı, sinir basısını azaltmak, omurga esnekliğini artırmak ve bel kaslarını güçlendirerek ağrıyı hafifletmektir.

  • Pelvik Tilt (Pelvik Eğme): Sırt üstü yatarken dizleri büküp belinizi yere bastırın, 5 saniye tutup gevşetin. Bel kaslarını güçlendirir ve duruşu düzeltir.
  • Diz Göğse Çekme Hareketi: Sırt üstü yatarken bir dizinizi göğsünüze doğru çekin, 10 saniye bekleyip bırakın. Faset eklemlerdeki basıyı azaltır.
  • Kedi-İnek (Cat-Cow) Pozisyonu: Dört ayak pozisyonunda sırayla sırtınızı kamburlaştırın ve düzleştirin. Omurga esnekliğini artırır, sinir sıkışmasını hafifletir.
  • Hamstring Germe: Oturur pozisyonda bacaklar düzken öne doğru eğilin. Arka bacak kaslarını esnetir, pelvik hizayı düzenler.
  • Duruş Egzersizleri (Wall Slide): Duvara yaslanarak belinizi düz tutun ve dizleri hafifçe bükün. Bel kaslarını aktive eder, omurga stabilitesini artırır.
  • Düşük Etkili Aerobik Aktiviteler: Yürüyüş, yüzme veya sabit bisiklet egzersizleri omurgaya fazla yük bindirmeden kan akışını artırır.

Bu egzersizler düzenli uygulandığında sinir sıkışmasıyla ilişkili ağrıyı hafifletir, duruşu düzeltir ve hareket kabiliyetini artırır. Ancak her hastanın darlık düzeyi farklı olduğundan, egzersiz programı fizyoterapist veya uzman hekim rehberliğinde hazırlanmalıdır.

Spinal stenoz nedir?

Spinal Stenoz Tedavisi Nasıl Yapılır?

Spinal stenoz tedavisi, sinir basısını azaltmak, ağrıyı hafifletmek ve hareket kabiliyetini korumak amacıyla planlanır. Tedavi yaklaşımı genellikle aşamalıdır; erken dönemde ilaç, fizik tedavi ve egzersiz yöntemleri tercih edilirken, ilerleyen vakalarda enjeksiyon veya cerrahi seçenekler değerlendirilir.

Spinal Stenoz Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Spinal stenoz tedavisi, hastalığın şiddetine, sinir basısının derecesine ve hastanın yaşam kalitesine göre planlanır. Tedavinin amacı, sinir sıkışmasını azaltmak, ağrıyı kontrol altına almak ve hareket kabiliyetini artırmaktır. Genellikle tedavi süreci konservatif, rejeneratif ve cerrahi olmak üzere üç aşamalıdır.

  1. Konservatif (Cerrahi Dışı) Tedaviler

  • İlaç Tedavisi: Ağrı ve iltihabı azaltmak için NSAİİ (ibuprofen, naproksen) ve kas gevşeticiler kullanılır.
  • Fizik Tedavi: Duruş düzeltme, bel kaslarını güçlendirme ve esneklik kazandırma egzersizleriyle sinir basısı hafifletilir.
  • Ortez / Korse Kullanımı: Bel bölgesine destek sağlar, kas spazmını azaltır.
  • Epidural Steroid Enjeksiyonları: Kısa süreli rahatlama sağlar, sinir çevresindeki iltihabı azaltır.
  1. Rejeneratif (Destekleyici) Tedaviler

  • Proloterapi: Dekstroz enjeksiyonuyla bağ dokusu güçlendirilir, omurga stabilitesi artırılır.
  • Prolozon Tedavisi: Ozon + proloterapi kombinasyonu ile oksijenlenme artırılır, ağrı ve iltihap azalır.
  1. Cerrahi Tedavi Seçenekleri

Konservatif yöntemlere yanıt alınamayan veya nörolojik kayıp gelişen hastalarda cerrahi gerekebilir.

  • Dekompresyon (Laminektomi / Foraminotomi): Sinir kökleri üzerindeki bası kaldırılır.
  • Spinal Füzyon: Omurga segmentleri sabitlenerek ağrının kaynağı olan hareket ortadan kaldırılır.
  • Minimal İnvaziv Cerrahi: Doku hasarı az, iyileşme süresi daha kısadır.

Tedavi yaklaşımı her hasta için farklıdır. Erken dönemde doğru egzersiz, kilo kontrolü ve düzenli fizik tedavi ile birçok hasta cerrahiye gerek kalmadan ağrısız ve aktif bir yaşam sürdürebilir.

Spinal Stenoz Proloterapi Tedavisi

Spinal stenozda proloterapi, özellikle dejeneratif kaynaklı omurga instabilitesi veya kronik bel ağrısı olan hastalarda tercih edilir. Tedavi süreci ilerledikçe, hastalarda ağrıda azalma, hareket kabiliyetinde artış ve kas destek dokusunda güçlenme gözlenir.

Özellikle cerrahiye uygun olmayan veya cerrahi sonrası ağrısı devam eden hastalarda güvenli bir seçenektir. Deneyimli bir hekim tarafından uygulandığında sinir basısına bağlı ağrının azalmasına ve omurga stabilitesinin artmasına katkı sağlar.

Spinal Stenoz Prolozon Tedavisi

Spinal stenozda Prolozon tedavisi, özellikle kronik ağrı, sinir sıkışmasına bağlı kas spazmları ve hareket kısıtlılığı yaşayan hastalarda etkilidir. Ozonun güçlü antiinflamatuar özelliği, dokulardaki ödemi azaltır ve sinirlerin üzerindeki basıyı hafifletir.

Prolozon, cerrahiye gerek kalmadan omurga çevresinde doku onarımını destekleyen, güvenli ve doğal bir tedavi seçeneği olarak öne çıkar. Tedavide bölgesel  oksijenlenin artırarak hücresel yenilenin hızlandırılması amaçlanır. Uygulama sonrasında hastalara hafif germe egzersizleri ve postür düzenleme önerilir.

Sonuç

Spinal stenoz, sinir basısına bağlı ağrı, uyuşma ve hareket kısıtlılığıyla yaşam kalitesini düşüren yaygın bir omurga hastalığıdır. Erken tanı ve uygun tedaviyle çoğu hasta cerrahiye gerek kalmadan rahatlama sağlayabilir. Fizik tedavi, egzersiz ve yaşam tarzı düzenlemeleri, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmada temel unsurlardır.

Rejeneratif tedavilerden Proloterapi ve Prolozon, omurga çevresindeki dokuların onarımını destekleyerek sinir üzerindeki baskıyı hafifletir, ağrıyı azaltır ve hareket kabiliyetini artırır. Bu yöntemler, cerrahiye alternatif değil; konservatif tedavinin tamamlayıcısıdır. Uzman hekim gözetiminde planlandığında, spinal stenozun etkilerini azaltarak daha konforlu ve aktif bir yaşam sağlar.

Kaynakça

  1. StatPearls Publishing. Spinal Stenosis. Treasure Island (FL): StatPearls; Updated 2024
  2. PubMed Central (PMC). Degenerative Lumbar Spinal Stenosis: Pathophysiology and Treatment Principles. J Pain Res. 2022;15:1171–1185.
  3. JAMA Network. Diagnosis and Management of Lumbar Spinal Stenosis. 2023(5):427–437. JAMA Network
  4. BMC Medicine. Surgical Interventions for Degenerative Lumbar Spinal Stenosis: A Systematic Review and Meta-analysis. BMC Med. 2024;22(1):3563.
  5. European Spine Journal. Algorithmic Approach to the Management of Lumbar Spinal Stenosis. Eur Spine J. 2023;32(9):1884–1898.
bu içeriğe oy ver
Detaylı bilgi almak için lütfen formu doldurun. *
Bu alanı doldurun
Bu alanı doldurun
Bu alanı doldurun
18 - 7 = ?
Lütfen doğru sonucu yazıp, gönder'e tıklayın.
Devam etmek için denklemin sonucunu girin